18 Mart 2010 Perşembe

rüya yine

bu rüyayı yarı uyur yarı uyanık bir şekilde gördüm ama lucid değildi, uyanıyor uzun bir süre rüyada olanlar üzerinde rüya olduğunu fark etmeden düşünüyordum, sonra yatakta olduğumu fark edip rüyadan çıkabilecek anlam üzerine düşünürken uyuyakalıyor ve tekrar aynı rüyayı görmeye devam ediyordum, bu kısa aralıklarla uzun süre devam etti. uykuyla uyanıklık arasında zihnimin bana oynadığı oyunun sabaha kadar farkına varamadım. sabah da ayrıntıların çoğunu unutmuştum zaten, aklımda kalanlar bunlar;

ama bu rüyanın ilginç veye korkunç bir yanı da yok. yağmur ve biri daha benim evimdeydik ama benim evim, benim şimdiki evim değildi. birkaç katlı, müstakil kapısı dışarı açılan bir evdi, benim evimdi ama aynı zamanda kız yurduydu da. onlarla girişteki salonda konuşuyorduk,cigara sarıyordum ama burası çok gerçekçiydi tüm ayrıntılarıyla görüyordum nasıl sardığımı, kullandığım kağıdın markasını bile hatırlıyorum. sonra birşey almak için aşağıya iniyordum, yanyana bir sürü yatakta kızlar uyuyordu ama hepsi uyuyordu.

yağmur giderken ona sarılıyordum, kemiklerini hissediyordum, garipti çünkü hiç de zayıf biri değildir gerçekte, rüyada da buna şaşırıyordum ama sanırım buna gerçekte zaten şaşırdım.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder